Kalplerin Adasıyım
Kalplerin Adasıyım
Ben ZEYTEENIA!
Rüzgarın zeytin dallarına fısıldadığı sesleri duyan, ütopik bir ada gibi görünürüm resimlerde, ama aslında ben bir hissim.
Bir dokunuş, bir ışıltı, bir hatırlayışım.
Her bir damlamda, kalbini onarmak isteyenlere bir davetim.
Bugün sana bir hikâye anlatacağım.
Japonya'dan yola çıkan bir bilgelik: Kintsugi.
Kusuru gizlemek yerine, ona altınla hakettiği değeri katmak…Çatlaklara altın dökerek onları görünür kılan,
kırılmış olanı onurlandıran, yeniden bir bütün haline getiren kadim bir sanat.
Ben de bu sanatı, Kuzey Ege’nin kalbinde yeniden hatırlatmak istedim, zeytinyağımın içine yenilebilir altın ekledim. Bunu sadece süsleme sanatı olarak düşünmeyin; bu bir niyete dönüşen kutsal bir davet benim için. O her damla, kalbinizdeki kırıklara dökülen bir şifa ve her muhabbeti ışıldatan bir onurdur.
Japonya’da yüzyıllardır tüketilen bu yenilebilir altın, kutlamaların, sağlığın, uzun ömrün simgesi. Aynı zamanda yaşamın kutsallığına bir saygı göstergesi.
Benim yüreğimde ise, zeytin ağacının kutsallığına, zeytini toplayan ellerin kıymetine, sofralarınıza temizce getiren kalplerin değerine ve yudumlayanların alacağı şifaya vurgu yapmak isteyen bir manifestodur. Zarafeti ve şifasıyla iyileştirir, bir keyfe dönüşür.
Bazen kalbiniz kırılır, ruhunuz incinir, ve kendinize dönmek istersiniz, ruh göç yolundadır. Kimi zaman bir kaybın ardından bakakalan, kimi zaman bir dileğin hayaliyle içinizden geçirdikleriniz…
Kalbi, yüreği açabilmek en güzel histir.
Kendinizi ve sevdiklerinizi onurlandırın diye. Altının içinizde yaptığı o görünmez yolculuk, bazen bir vedanın ardından edilen bir teşekkürdür, bazen bir yeni başlangıcın sessiz kutlamasıdır.
Ve işte tam orada, altın gibi süzülen bu zeytinyağımın içine bir başka ışıltı daha karışır; “Muhabbet” .
Ütopik adamda sofralar çok kıymetlidir, ama yalnızca beslenmek için değil, gözlerin samimiyetle baktığı, kalplerin coşkuyla heyecanı için kurulur.
Sohbetin, kahkahanın, sessizce anlaşmanın sevincidir muhabbet.
Bir tabaktan diğerine uzanan el gibi sıcak, gönülden gönüle dökülen altın bir akıştır.
Ben ZEYTEENIA’yım.
Fısıltımla onardığım sadece çatlaklar değil; anılar, sözler, sessizlikler ve unutamadıklarınızdır.
Bir şişede sakladığım bu büyüyü, kalbinize, evinize, sevdiklerinize taşırım.
Yudumladığınız her damla, bir niyetiniz, bir hayalinizle birleşsin.
Kıymetle işlenmiş, muhabbetle kutsanmış bir yaşamı paylaşalım.
Sevgilerimle…